Rezilyans, ansiklopedik olarak bir varlık veya sistemin herhangi bir zorluk sonrasında şeklini ve konumunu geri kazanabilme yetisi olarak tanımlanır. Kavramsal olarak, sarsıcı etkiyi karşılama ve ardından hayatı normale çevirme yeteneğidir. Bu kavrama, yaşamın normal akışında sarsıcı etkilere maruz kalınması durumunda başvuruyoruz. Rezilyansı kentler, insan yerleşimleri veya yaşam sistemleri kapsamında ele alıyorsak, gelişme ve sürdürülebilir kalkınma boyutu da bu denkleme eklenmekte. Yani rezilyans bize üç aşamalı bir formül sunuyor: Sarsıcı Etkiyi karşıla – durumunu düzelt – Gelişmeye devam et.
Bu kadar kapsamlı bir anlamı olmasına karşın, “rezilyans” ancak bir tamlama içinde kullandığı zaman işe yarar hale gelen bir sözcük: “kimin hangi sarsıcı etki karşısında rezilyansı?” Böyle düşününce, rezilyans insan ölçeğinden kentlere ve yer küreye kadar pek çok farklı ölçek için geçerli bir kavram haline geliyor. Hatta rezilyans kavramının bugün en bilinen kullanım alanı, insan yerleşimlerinin iklim değişikliği karşısında rezilyansı.
Farklı kentler, farklı zorlayıcı etkilerle karşı karşıya. Bugün Türkiye’de en belirleyici olan etkilerden biri 2011 yılında Suriye krizi sonucu ortaya çıkan ani ve yoğun kitlesel göç. Bu göç en çok kentlerimizi etkiledi ve etkilemeye devam ediyor. Buradaki sarsıcı etki, kentlerin ani ve beklenmedik şekilde yoğun uluslararası göç almış olmasıdır. Kitlesel göçün yalnızca beklenmedik ani nüfus artışına bağlı demografik etkilerinin yanı sıra sosyal, ekonomik ve kültürel etkileri de olduğu açıktır. Belediyeler açısından en çok etkilenen alan ise kentsel hizmetlerin sunumu olmuştur. Özellikle kendi yerleşik nüfusuna kıyasla önemli oranda Suriyeli göçmen nüfusu barındıran kentlerin belediyeleri, hizmet sunumu konusun- da olumsuz etkilenmiş; mevcut bütçe, ekipman ve organizasyon yapısıyla artan nüfusa belediye hizmetlerini aynı kalitede ulaştırmak konu- sunda çeşitli zorluklarla karşı karşıya kalmıştır. Tüm bunlar, göç ve yerel yönetişim bağlamında rezilyansın “belediyelerin göç karşısında rezilyansı” olarak ele alınması gerekliliğine işaret etmektedir. Göçle birlikte ortaya çıkan zorluklara yerel yönetimler nasıl yanıtlar verecek? asıl olan sarsıcı etkiyi karşılama, durumunu düzeltme ve gelişmeye devam etme ise her yerel yönetim göçün kendi üzerindeki etkilerini değerlendirmek, bu etkilerden gelen olumsuzlukları gidermek, yeni şartlar içinde gelişimini sürdürmek yolunu izleyecektir.
Her özgün durum, farklı çözümler gerektirmek- tedir. Rezilyans kavramının en etkileyici tarafla- rından biri de tek bir çözüm yerine, bir politika zenginliği ve çeşitliliği sunuyor olmasıdır.