Sultanbeyli Belediyesi
1937-1938 yıllarında Bulgaristan Türklerinin Sultanbeyli’ye gelmesiyle birlikte Sultanbeyli’de mekânsal değişimin temel şartlarından insan ve iskân faktörü meydana geliyor. Zamanla hem göç hem de farklı nedenlerden dolayı artan nüfus, Sultanbeyli’nin çiftlikten köy statüsüne geçişini hızlandırıyor. Tüm bunların ışığında yirmi yıl içerisinde Sultanbeyli gerek nüfus gerekse mekânsal değişim olarak hızlı bir ilerleme kaydediyor.
Yıl | Sultanbeyli Nüfusu | Erkek Nüfusu | Kadın Nüfusu |
2017 | 329.985 | 169.441 | 160.544 |
2016 | 324.709 | 167.194 | 167.515 |
2015 | 321.730 | 165.784 | 155.946 |
2014 | 315.022 | 162.321 | 152.701 |
2013 | 309.347 | 159.326 | 150.021 |
2012 | 302.388 | 155.314 | 147.074 |
2011 | 298.143 | 153.350 | 144.793 |
2010 | 291.063 | 149.610 | 141.453 |
2009 | 286.622 | 147.510 | 139.112 |
2008 | 282.026 | 145.125 | 136.901 |
2007 | 272.758 | 139.590 | 133.168 |
1957 yılına kadar çiftlik olan Sultanbeyli’nin köy olmasıyla birlikte nüfusunda artış meydana geliyor. Sultanbeyli’nin kuruluş ve gelişiminde göçmenlerin yerleştirilmesinin büyük rolü olduğu biliniyor ancak göçmen yerleştirilmesine dair herhangi bir resmî kayıt bulunmuyor. Diğer taraftan 1970’li yıllardan itibaren kentleşme olgusuyla birlikte kırdan kente yoğun göç sonucunda Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden de oldukça yoğun bir nüfus akışı meydana geliyor. İstanbul’un diğer bölgelerine göre sosyo-ekonomik ve kültürel anlamda Sultanbeyli’yi kendilerine daha uygun bulan Anadolu’nun çeşitli bölgelerinden gelen pek çok kişi Sultanbeyli’ye yerleşmeyi tercih ediyor. Ağırlıklı olarak Karadeniz ve Doğu Anadolu’dan gelen göçmenler Sultanbeyli’de yaşamını sürdürüyor. 1990’lı yılları takiben ise kırdan kente iş bulma umuduyla gelenlere siyasi nedenlerle göç edenler ekleniyor. Buna ek olarak; 2000’li yıllardan itibaren yabancı uyruklu nüfus artıyor (Irak, Afganistan), 2014 yılından itibaren yoğun Suriyeli nüfusa ev sahipliği yapıyor.
Yıllara göre nüfus oranlarına bakıldığında Sultanbeyli’nin sürekli göç aldığını görülüyor. İstanbul’un giderek büyüyen ve göç alan bir şehir olmaya devam etmesiyle birlikte, şehrin çeperlerine doğru gelişimden Sultanbeyli de etkileniyor. Şehrin merkezinden görece uzak olan bu yerleşim yeri, artan kentleşme ve yapılaşma sebebiyle çoğunlukla sosyo-ekonomik açıdan gelir seviyesi düşük kişilerin tercih ettiği bir bölge iken bugün içerisinde çok çeşitli üst gelir gruplarını da barındırıyor. İstanbul’da artık tek bir merkez olmaması, yapılaşmanın şehrin tümüne yayılması; eğitim, ulaşım ve sosyal imkânların şehre yayılması, şehir merkezine göre kira vb. daha uygun hale gelmesiyle Sultanbeyli daha fazla tercih edilen bir konuma geliyor.
Sultanbeyli’de aktif olarak çalışan pek çok sivil toplum kuruluşu ve dernek bulunuyor. İlçe 2014 yılından beri Suriyeli nüfusuna yönelik yapılan çalışmalarda pilot ilçe olarak yer alıyor. Sultanbeyli Belediyesi Strateji Geliştirme Müdürlüğü koordinasyonunda 2014 yılında kurulan Mülteciler ve Sığınmacılar Yardımlaşma Dayanışma Derneği ilçede pek çok hizmet veriyor. Bu hizmetler;
- Göçmen Sağlığı Merkezi,
- Tercümanlık Hizmetleri,
- Rehabilitasyon ve Psikolojik Destek Merkezi,
- Türkçe Eğitim Merkezi, Sosyal Uyum Birimi,
- Koruma Birimi,
- Sosyal Hizmet Birimi,
- Hukuki Danışmanlık,
- Kadın Dayanışma Merkezi,
- Sosyal ve İnsani Yardım,
- İş ve Meslek Danışmanlığı,
- Çalışma İzni ve Ruhsatlandırma,
- Mesleki Eğitim ve Hobi Faaliyetleri,
- Çocuk Dostu Alan,
- Çocuk ve Gençlik Eğitim Merkezi,
- Mülteciler Anaokulu,
- Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Birimi,
- Aile ve Bebek Destek Programı,
- Sultanbeyli’deki Dezavantajlı Etnik Mülteci Grupların Sosyal Uyum İle Güçlendirilmesi Projesi,
- Suriyeli Mültecilere Yönelik Psikolojik Tarama ve Müdahale faaliyet, proje olarak varlığını sürdürüyor.
Belediyenin Suriyeliler özelinde ve mülteciler genelinde çözüm bulması gereken en acil sorunlar, sürecin idari ve finansal olarak sürdürülebilirliğini sağlıyor. Buna ek olarak genel anlamda; kimliksiz olan Suriyelilerin kimlik sorununun çözülmesi en acil sorun olarak görülüyor. Suriyeliler, kimliği olmaması sebebiyle kamu hizmetlerinden -acil durumlar dışında- faydalanamıyor. Okul kaydı, hastaneye gitme gibi temel hizmetlere erişimde sıkıntı yaşanıyor. Ayrıca odak grup görüşmelerinde belediyelerin kira kontrolü yapmasının önemli olacağı bilgisine ulaşılıyor. Sık sık ev değiştirilmesinin ve temel sıkıntılarının sebebi olarak ev sahibinin evden çıkarması ve kirayı yükseltmesi olduğunu belirtiliyor. Çocuk işçiliği, erken yaşta evlilik ve işsizlik gibi sorunlar için politika geliştirilip mesleki eğitim çalışmalarına ağırlık verilmesi önem teşkil ediyor.
Yaşanan göç karşısında Zabıta Müdürlüğü, Temizlik İşleri Müdürlüğü, Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü’nün olumsuz etkilendiği görülüyor.